20 Şubat 2012 Pazartesi

Özetlersek; Biri gelir, hayatını siker ve gider.

   Öncelikle belirtmeliyim ki, şu hayatta benim gibi tanıdığım tek bir insan oldu, o da Butterkeks'im.. Her bi bokumuz aynı zaten, yani ruhsal olarak öhöm. Özellikle aşkta ki bahtımız! Ya allasen hiç olmazsa birimizden birinin yüzü güleydi ama yok anam babam yook! Nerede var öküz, nerede var dingil, nerede var kıro, nerede var çulsuz, ahanda onların hepsinden nasiplarini almış iki dingili sevdik! İnsanlıktan nasibini almamış iki dingil olduklarını da buradan belirtmek isterim (:  Neyse Butterkeksciğim kızma ama seninkinden, -yada eski seninkinden- Salatalık diye bahsetmek istiyorum gelçi bu seninde çok hoşuna gidecek biliyorum. Çünkü aynen öyle ama bu kendini havuç zanneden salatalık türünden, örneği az olandan. Zaten var ya kesin dünyada böyle olan iki erkek vardı, yarab da ''bunları çekebilecek kişiler belli'' deyip hooop topu bize attı. Tam olarak böyle olmasa da eminimki ortada buna benzer bir durum kesin olmuştur. Yoksa o kadar bebe arasından bizim bu öküzlere toslamamızın başka bir açıklaması olamaz! Tip desen yok, romantiklik desen yok, bir günde bir demet çiçek alıp gideyim demek yok, bari bahçeden kopartayım lan yazıktır günahtır sevinsin kızçe demek hiç yok! Peki ne var? Bizim bu aynı öküzlüğe sahip, hayvanat bahçesi gibi, içlerinde her türlü hayvanı barındıran varlıkları bu denli sevmemizi gerektirecek ne var! Hadi sevdik diyelim kabul edilir bir yerde, tamam sümüklü mendil gibi bizi bir kenara atmalarını da anlarım ama beklemek nedir arkadaşım ya! Her akşam şıp şıp şıp modunda takılmak nedirrr biri bana açıklama yapsın çabuuk! Pezevenkler bizi terkedip gitsin bizde oturup kara kara ne yaparız biz onlarsız diye düşünelim! Yoo dostum yoo! Buraya kadar, aynen verdiğimiz karar doğrultusunda ilerliyoruz bu saatten sonra! Gelsin yeni bebeler, gelsin canlar ciğerler. Buna itafen gitsin eskiler, gitsin kara kuru çirkin pis siirtliye, gitsin çakma sarışında devrim açmış bok suratlı photoshop güzeline! Nasıl olsa her köpek sahibine döner bir gün. Tabi sahibi ona 'sen artık benim kapımdaki köpek bile olamazsın hoşşşt' demekten vazgeçerse ki hiç sanmıyorum. Ölmek var dönmek yok o kadar! Her yanımızdan güzellik akıyor biz hala ter kokan bebelerle yetinelim, bok yesin onlar, yok öyle bir dünya nokta! Zaten seninde bildiğin gibi Butterkeksciğim elimizde olmasa da, aklımızda olan şanslı bebeler var düşündüğümüz. Hıım seninkinin rumuzu Feyyyym olsun, benimkide Arc olsun (: Saçma isimler oldu, varsın olsun, saçma olsun yeterki bizim olsun (: Hem Feyyym konusunda senin şansın baya baya var ama ben, ah bahtsız ben, ah Arc'ın yanında Danni Darko diye ağlayan salak beeen!  Ya ben ne yapayım, dağa taşamı vursam kendimi bilemedim.. Ya var ya kendimi dövesim, kolumu bacağımı kırasım geldi şu an, kendimin ağzına sıçayım ben emi! Bok vardı da taş gibi bebenin yanında oturup bir dingil, öküz, mal için ağladım! Afferim bana valla iyi bok yedim.. Gelçi sende bu konuda benden farksız sayılmazsın Butterkeksim, ''Hoşlandığın kişi nereden'' sorusuna verdiğin cevabı buradan açığa vurup insanların kimden bahsettiğimizi anlamasını istemem sonuçta. Olmuşla ölmüşe çare yok, ne yapalım paşa paşa planımızı yapıp iki ayada kalmaz takarız kolumuza bebeleri. Sonrada biz eskilerimize deriz ''Olmuşla ölmüşe çare yok, sevmişiz birbirimizi napalım tatlım, sende kendine bul birini, he bu arada allah belanı versin, senin yüzünden az sürünmedim köpek'' diye. Heheeeeyt vallahi de şöyle bir düşününce harika olucaaaak (: Yani olmalııııı, olsunnnn, lütfeeeeeen...
Devam edecek.. (:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder